Ruh Sağlığını Konuşmak
Son 1 yıldır covid sebebiyle, herkes aşı bulundu mu, virüs kapanlarda hangi belirtiler görülüyor, kimlerde virüs var, nasıl korunuruz konularını çarşaf çarşaf her kanalda, her evde, her telefon sohbetinde konuştu.
İlaç denemelerinin insanların üzerinde etkileri de konuşuluyor, en kısa sürede bu hastalığı aşmanın yolları aranıyor. Bunu bu açıklıkta konuşmamızın en büyük nedeni ruhsal bir hastalık olmaması.
Ruhsal hastalıklarla ilgili, derinlemesine vaka analizleri dışındaki, ölçeklerle yapılan istatistik çalışmalarının etkinliği sorgulanıyor. Vaka paylaşımlarını kullanmamak bu alanda bizi ilerlemeye değil aksine duraklamaya veya gerilemeye götürdüğünü düşünüyorum. Uzmanlar arasında, kapalı kapılar ardında yapılan bilgi alışverişlerinin, halk ile de paylaşılıp, toplumu genel olarak bilgilendirmenin çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Kişilerin sıkıntılarının onlara özel, anormal bir durum olmadığını, çıkış yollarının olduğunu anlatmak, topluma yakınlık, samimiyet ve hassasiyet kazandıracaktır.
Burada önemli olan şey, bu işi saygınlığını kaybetmeden, etik sınırları ihlal etmeden, danışandan ya da hastadan yazılı izin alarak yapmak.
Dijital dünyada arama motoruna “bomba yapımı” yazıldığında bile bilgi veren bir içeriğe rastlamak mümkünken, gönüllü olarak bir kişinin durumunu halka açıyor olmasını çok doğru, ilham verici ve kıymetli buluyorum. Bu yüzden lütfen konuşun, daha da önemlisi yargılamadan dinleyin.
Yorum Yaz